Ana içeriğe atla

Aksiyon Kore Filmi / Confidential Assignment

Aksiyon Kore Filmi / Confidential Assignment

Kadrosunda Hyun Bin olunca hiç düşünmeden izlemeye başladığım film. Film başladığı andan itibaren güzel zaman geçeceği belli oluyor. Bir filmin başı güzel değilse sonunu merak edemiyorum ben.

Filmin başında, Kuzey Koreli bir grup polis (hain) devletten altınları çalarak kaçarlar. Ancak birçok yoldaşlarını öldürmüşlerdir. İçlerinde sadece Hyun Bin kalmıştır öldürülmeyen. Hyun Bin’in karısıda öldürülenlerin içindedir.

Hyun Bin intikam almak için fırsat ararken, Güney Kore ile Kuzey Kore 3 hafta sonra buluşacaklardır. Hyun Bin, haini yakalamak için bu ekibe verilir. Güney Kore’den onunla ortak olarak çalışması için bir dedektif verilir yanına.
Bu dedektif Hyun Bin’in tam tersi karakteri olsa da zamanla dost olacaklardır.
Arada güzel komik sahnelerde vardı.

Gerilim ve aksiyon gayet düzeldi. Dövüş sahneleri de oldukça iyiydi. Hyun Bin rolünün hakkını vermiş, bana arkamı yaslanıp 2 saat keyifle film izlemek kalmıştı.

Korelilerin filmleri de dizileri kadar iyi ve başarılı bence. İmdb puanları düşük olsada izlemek oldukça keyif verici.

Tür: Dram, Aksiyon, Komedi
Yönetmen: Kim Sung-Hoon
Senaryo: Yoon Je-Kyun
Yapımcı: Yoon Je-Kyun, Joo Seung-Hwan
İmdb: 6.3
daum: 7.6
Süresi: 125 Dakika
Yapım Yılı: 2015 – 2017
Oyuncular: Hyun Bin, Yu Hae-Jin, Kim Ju-Hyeok, Jang Young-Nam, YoonA, Lee Yi-Kyung.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İnsan Neyle Yaşar? / Mum

"'Göze göz, dişe diş' dendiğini duydunuz. Ama ben size diyorum ki, kötüye karşı direnmeyin." (Matta, 5:38-39. baplar) “Bu olay derebeylik zamanlarında yaşandı. Her türden derebeyi vardı o zamanlar. Tanrı ve ölüm korkusu olan, insana merhamet etmeyi bilenler de vardı, hatırlamaya bile değmeyecek, köpek gibi olanlar da. Fakat en kötüleri, çamurun içinden çıkmasına rağmen prens olmuş gibi davranan, toprak köleleri arasından yükselip amir olanlardı! Herkes en çok onlardan çekiyordu.”  Diyerek başlıyor  hikaye. Köylülere eziyet eden bir kâhyayı anlatıyor. Burada ana karakter “kötü” bir insan. Kötülüğü ise hırsından geliyor. Yükselerek bir köye kâhya olmuştur. Ancak köylülere eziyet etmektedir. Kraldan çok kralcılık taslıyor diyebiliriz. “Kâhya eline gücü geçirir geçirmez köylülerin tepesine bindi. Onun da bir ailesi –karısı ve evli iki kızı- vardı, epey de para biriktirmişti: Günaha girmeden, rahatça yaşayıp gidebilirdi, ama hırs dolu olduğun...

İnsana Ne Kadar Toprak Lazım / İnsan Neyle Yaşar?

Bu öyküyü çok küçükken okumuştum. Yıllar geçtikten sonra tekrar okuduğumda bu kadar hafızamda yer etmiş olmasına şaşırmıştım. Öykünün tümünü hatırlıyordum. Öyküyü yeniden okuduğumda çok etkilendim. Büyük ihtimalle küçükken okuduğumda da bu denli etkilenmiştim. İnsanın aç gözlülüğü belki bu kadar açık, nazik ve zekice anlatılabilirdi. Aza kanaat etmeli. Aslında bundan bir 10 yıl önce kendi çevremde de bu böyleydi. Herkes her şeyi paylaşır, herkes halinden memnundu. Kimse daha fazlasını aç gözlülük ve ya göstermek için istemezdi. Kendi hayatını ileri taşımak herkesin hayalidir. Benimde öyle ancak, bu hırsla ve aç gözlülük yüzünden olmamalı. Bilinçlice eldekilerin keyfini çıkarırken gelmeli daha fazlası. Böyle olursa eğer hayatın tadının daha iyi çıkacağını düşünüyorum. Hep daha fazlasını isterken, ömür bitiyor bir hiçlik içinde. Özellik son zamanlar da, artık hemen hemen herkes halinden şikayetçi. Herkes daha fazlasını istiyor ama kimse daha fazlasının ne olduğunu bilmiyor. Çü...

Kıvılcımı Söndürmeyen Ateşi Zapt Edemez

İnsan Neyle Yaşar? Kitabının ikinci öyküsüydü bu hikaye. Başlığı okumamla beraber merak etmeye başlamıştım bu öyküyü. Hani bazı cümleler vardır, insanın içine dokunur işte böyle olmuştu. Daha başlıkta içime dokunmuştu. Bu kısa öykü bir hayat dersi aslında. Nefret küçük bir kıvılcım olup yüreğimizde ki yerini aldığında kendimizi haklı çıkarmak adına her yola sürükleyebiliriz. Nefret yüktür derler ya işte öyle… Bu hikayede de nefretin aslında en çok kime zarar verdiğini net bir şekilde göreceğiz. Bir yumurtadan başlayan, her şeyi koca alevlere dönüştüren bir öfke anlatılıyor bu öyküde. Aslında ilk başlarda huzurlu bir komşulukları vardı bu öyküde ki insanların. Sonra bir gün tavuk karşı komşunun arsasına girer ve bir yumurta kayıptır. Önce kadınlar başlar kavgaya. Bir yumurtadan sebeple… Sonra erkeklerde dahil olur bu kavgaya. Öyle büyür öyle büyür ki bu kavgalar. Artık birbirlerini şehre gidip mahkemeye vermekten neredeyse topraklarıyla uğraşacak vakit bulamamışlar. Tabi ...