Ana içeriğe atla

En Ünlü Güney Koreli Bayan Artistler Doğum Tarihleri, Burçları ve Dizileri



Konumuz Kore olunca aklımıza ilk gelen diziler ve oyuncular oluyor. Erkekleri yakışıklılığı ile kızları sevimliliğiyle gözlerimize adeta şölen yaşatıyor. Benim de boş zamanlarıma ve uyku tutmayan gecelerime sık sık eşlik ediyor Koreli yapımlar. Bir dizi bitti mi hemen oyunculara ilgim yöneliyor ve tabi ki ilk olarak doğum tarihleri sonrasında da burçları merakımı cezbediyor. Bunun için en beğendiğim oyuncuların doğum tarihleri, burçları ve en popüler dizilerini hem kendim için hem de sizler için bir liste halinde hazırladım.


En Ünlü Güney Koreli Kadın Artistler Doğum Tarihleri, Burçları ve Dizileri
                                                  💓
  
                               En Ünlü Güney Koreli Artistler Doğum Tarihleri, Burçları ve Dizileri Listesi;


Park Shin Hye
       Park Shin Hye: 18 Şubat 1990 ve Kova Burcu
Dizi Önerisi: Doktors, The Heirs, Pinocchio


Jun Ji Hyun
  Jun Ji Hyun: 30 Ekim 1981 ve Akrep Burcu
Dizi Önerisi: You Who Came From the Stars, The Lengend Of The Blue Sea




Nam Ji Hyun


  Nam Ji Hyun: 17 Eylül 1995 ve Başak Burcu
Dizi Önerisi: Suspicious Partner



 Song Hye Kyo
 Song Hye Kyo: 22 Kasım 1981 ve Yay Burcu
Dizi Önerisi: Descendants of the Sun 



 Park Bo Young
 Park Bo Young: 12 Şubat 1990 ve Kova Burcu
          Dizi Önerisi:Strong Woman Do Bong-Soon, Oh My Ghost




 Lee Sung Kyung
 Lee Sung Kyung: 10 Ağustos 1990 ve Aslan Burcu
Dizi Önerisi: Weightlifting Fairy Kim Bok-Joo, Cheese in the Trap


 Suzy
  Suzy: 10 Ekim 1994 ve Terazi Burcu
   Dizi Önerisi: While You Were Sleeping,Uncontrollably Fond


Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

İnsan Neyle Yaşar? / Mum

"'Göze göz, dişe diş' dendiğini duydunuz. Ama ben size diyorum ki, kötüye karşı direnmeyin." (Matta, 5:38-39. baplar) “Bu olay derebeylik zamanlarında yaşandı. Her türden derebeyi vardı o zamanlar. Tanrı ve ölüm korkusu olan, insana merhamet etmeyi bilenler de vardı, hatırlamaya bile değmeyecek, köpek gibi olanlar da. Fakat en kötüleri, çamurun içinden çıkmasına rağmen prens olmuş gibi davranan, toprak köleleri arasından yükselip amir olanlardı! Herkes en çok onlardan çekiyordu.”  Diyerek başlıyor  hikaye. Köylülere eziyet eden bir kâhyayı anlatıyor. Burada ana karakter “kötü” bir insan. Kötülüğü ise hırsından geliyor. Yükselerek bir köye kâhya olmuştur. Ancak köylülere eziyet etmektedir. Kraldan çok kralcılık taslıyor diyebiliriz. “Kâhya eline gücü geçirir geçirmez köylülerin tepesine bindi. Onun da bir ailesi –karısı ve evli iki kızı- vardı, epey de para biriktirmişti: Günaha girmeden, rahatça yaşayıp gidebilirdi, ama hırs dolu olduğun...

İnsana Ne Kadar Toprak Lazım / İnsan Neyle Yaşar?

Bu öyküyü çok küçükken okumuştum. Yıllar geçtikten sonra tekrar okuduğumda bu kadar hafızamda yer etmiş olmasına şaşırmıştım. Öykünün tümünü hatırlıyordum. Öyküyü yeniden okuduğumda çok etkilendim. Büyük ihtimalle küçükken okuduğumda da bu denli etkilenmiştim. İnsanın aç gözlülüğü belki bu kadar açık, nazik ve zekice anlatılabilirdi. Aza kanaat etmeli. Aslında bundan bir 10 yıl önce kendi çevremde de bu böyleydi. Herkes her şeyi paylaşır, herkes halinden memnundu. Kimse daha fazlasını aç gözlülük ve ya göstermek için istemezdi. Kendi hayatını ileri taşımak herkesin hayalidir. Benimde öyle ancak, bu hırsla ve aç gözlülük yüzünden olmamalı. Bilinçlice eldekilerin keyfini çıkarırken gelmeli daha fazlası. Böyle olursa eğer hayatın tadının daha iyi çıkacağını düşünüyorum. Hep daha fazlasını isterken, ömür bitiyor bir hiçlik içinde. Özellik son zamanlar da, artık hemen hemen herkes halinden şikayetçi. Herkes daha fazlasını istiyor ama kimse daha fazlasının ne olduğunu bilmiyor. Çü...

Kızlar Büyüklerden Akıllıymış

Kendileri için büyüklerin kavgaya tutuştuğu sırada barışıp tekrardan oyuna dalan iki kız çocuğu Malaşa ve Akulyuşka'nın hikayesidir. Üç sayfalık sıcacık bir öykü… O yıl paskalya erken gelmişti… Avlularda hala kar vardı ve köyün içinden küçük dereler akıyordu. İki küçük kız bu su birikintisinin başında buluşmuştu. Biri diğerinden daha küçüktü. Anneleri her ikisine de yeni giysiler giydirmişti. Bir ara akıllarına suyla oynamak düştü. Küçük kız ayakkabılarıyla suya dalıyordu ki büyük olan ona engel oldu. Kızlar ayakkabılarını çıkarıp, eteklerini toplayarak suya girdiler. Derin galiba Akulyuşka korkuyorum dedi Malaşka. Korkma, bundan sonra derinleşmez sen bana doğru gel. Dikkat et Malaşka çamur sıçratma sakın ağır ağır gel. Fakat bunları söylerken Malaşka ayağını şap diye suya vurdu ve Akulkina’nın elbisesi çamur oldu. Akulka, Malaşka’ya müthiş öfkelendi ve ağzına geleni sayarak dövmek için kıza doğru atıldı. Korkan Malaşka sudan fırlayıp eve doğru koşmaya başladı....